23 Mayıs 2015 Cumartesi

Kendi Dünyanızın Tanrısı

Hayal dünyanızda yeni bir dünya kurun ve burada akıl yetisi ile donattığınız ve akıldan mahrum bıraktığınız canlıları da var edin.
Canlıları sistematik bir biçimde var edin bazen de yok edin. Kısacası, yaşadığınız dünya da olağan ne varsa, bu sistemi bir kopya halinde bilincinizde, sizin istediğiniz şekil de var edin ve yönetin.
İşte siz şimdi sizin var ettiğiniz dünya da tanrısınız ve siz o dünyanın hem her yerinde hem de hiçbir yerindesiniz.
Kimbilir belki Tanrının aklının aklı,bilincinınde bilincinde yer alan  varlıklarızdır
Bizler bile böyle bir dünya kurabiliyor ve her şeye hükmedebiliyorsak ve bunları kendi zihnimizde yarattığımız dünyada hem görünüp hem görünmeden yapabiliyorsak ,görünmeyen ve evrende harika işler başarabilen bir Tanrı neden tüm bu olanları yapmamış olsun?

Boşlukların Tanrısından Can Sıkıntısına...

Atoların bir tabiri vardır.Boşlukların Tanrısı?

Güya açıklanamayn nedenleri Tanrıya bağlıyormuşuz.

Bizde bizdeki diğer bir boşluğa neden olan can sıkıntısı hissinin nedenini Tanrı arayışında arayalım.

Can sıkıntısı insanın yapacak bir eyleme sahip olmadığı duygusal durumdur.Oyalanmayı sürdüremeyen kişinin varoluşu fark etmesidir.Can sıkıntısı zamanın donduğu andır. Varlık ve zamanın ivmelenemediği zamandır. Heidegger'e göre insan kendisiyle karşılaşmamak için meşguliyet arar. Kendi içerisinde bir umutsuzluk çölü vardır ve burada yalnız kalmamak için dışarısı ile oyalanır.Tüm dünyada neredeyse herkesin belli başlı inançlar edinmesi bu oyalanmaya örnektir.

Hedeingere göre:Birey,uyarıcı veya odak olmazsa:hiçlik,varoluşun anlamsızlığını ve varoluşsal kaygı ile karşı karşıyadır.

Pascal sonsuz ve sınırsız objenin,yani tanrının bu sonsuz boşluğu doldurabileceğini düşünür.

Atomun %99?nun boşluktan oluştuğunu bilmek boşluktaki meşguliyetimizi betimleyebilir.Can sıkıntısı insanın boşlukla buluştuğu yerdir.Anlamsal boşluğu ifade edebilme gayretinin verdiği yorgunluktur.

Evreni oluşturan enerji de varlığı bozunuma uğratarak olağan olmaktan alıkoymuştur. Tüm evreni stabil ve yaygın şekilde oluşturmak yerine odaklamıştır

Evrenimizde mutlu olmak varken neden varolanı kabul etmektense,dışarda varolmamızı gerektiren Tanrı gibi uğraşlar ve nedenler ararız?
Sonuç olarak mevlana der ki:

Bazı şeyler kanatlarımızı açar. Bazı şeyler can sıkıntısı yapar ve hayal kırıklığını incitir. Biri önümüzdeki bardağı doldurur. Biz sadece kutsallığı tadarız. Mevlana

Gerçeğin Kendisi

idea:Gerçekliğin düşünceler dünyasında yer almasıdır.Ateistlere göre ise:"Şeyleri düşüncelerimiz yaratmaz,biz düşüncelerimizi şeylerden alırız"Yani düşünceler kaynağını maddeden alır diyorlar.Halbuki madde değişince düşünce değişmiyor;ama düşünce değiştirilince madde değişiyor.Örneğin:İnsanın beyin kimyası ve elektiriğiyle oynayın madde değişir;ama bu değişse de madde aynı maddedir.Değisen sadece düşüncelerin kendisidir.O halde bu durum bize düşüncelerimizin maddi olmayan başka bir gerçeklik üzerinden alındığını göstermektedir.

Klasik Sorular

1.Allah'in tüm bu olanlardan sonra hedeflediği nedir? 2.Meşhur Ahzap süresindeki peygamberin evlatligiyla evlenmesinin hikmeti? 3.Dini...